ABD'nin Hindistan'dan yapılan ithalatlara yönelik gümrük vergilerini %25'ten %50'ye çıkarma planı, Apple'ın Hindistan'daki iPhone üretimini şimdilik etkilemeyecek. Bu artış, 25 Ağustos 2025 tarihinden itibaren yürürlüğe girecek bir kararname ile hayata geçirilecek. Ancak, bu durumun Apple için kalıcı bir muafiyet anlamına gelmediği ve ilerleyen dönemlerde değişiklik gösterebileceği uyarısı yapılıyor.
Hindistan'da Üretilen iPhone'lar Gümrük Vergilerinden Neden Muaf?
Bu muafiyetin temelinde, ABD'nin yeni vergi düzenlemelerinde yarı iletkenler ve bunlarla ilgili ürünlerin, akıllı telefonlar ve tabletler gibi aynı kategoride değerlendirilerek yüksek vergi oranlarından muaf tutulması yatıyor. Daha önceki %25'lik gümrük vergisi planlarında da benzer bir muafiyet bulunuyordu ve bu durum, vergi oranının ikiye katlanmasına rağmen devam ediyor. iPhone'ların gelişmiş yarı iletken teknolojisine dayanması, şirketi ek maliyetlerden koruyor.
Apple, artan vergi politikalarının işlerini etkilemesiyle birlikte üretim stratejilerini gözden geçiriyor. Şirket, zamanla Hindistan'daki üretim tesislerini genişleterek gelecek iPhone modellerinin üretimini de bu ülkede gerçekleştirmeyi hedefliyor. Halihazırda Hindistan'da üretilen iPhone modellerinin, yerel talebin yanı sıra ABD pazarına da ulaştığı biliniyor.
Ancak, Teknoscope'un edindiği bilgilere göre, Apple'ın bu muafiyetin sonsuza kadar süreceği konusunda bir güvencesi bulunmuyor. ABD Başkanı'nın, hiçbir şirketin tarifelerden kalıcı olarak muaf tutulmayacağına dair sinyaller verdiği belirtiliyor. Yönetim, her an yarı iletken tabanlı ürünlere yönelik hedefli vergiler getirebilir ve bu durum iPhone gibi yüksek teknoloji ürünlerini etkileyebilir. Şimdilik ise Apple, Hindistan'daki iPhone üretiminde güvenli bir pozisyonda görünüyor.
Diğer yandan Apple, ABD'deki konumunu güçlendirmek amacıyla yerel yatırımlara da ağırlık veriyor. Şirket, bu yılın başlarında ABD imalatına 500 milyar dolarlık bir yatırım taahhüdünde bulunmuş ve ardından yerel üretim ile inovasyon yeteneklerini genişletmek için ek 100 milyar dolarlık bir program duyurmuştu. Bu yatırımların, tedarik zinciri risklerini azaltmaya yönelik stratejik hamleler olduğu ve gelecekteki ticaret politikalarını etkileyebilecek bir jest olduğu düşünülüyor.
