Ara

ABD’den Çip Sektörüne Yeni Hamle: Sübvansiyonlar Yerine Şirket Hisseleri Alınabilir mi?

ABD'nin çip üretimi kapasitesini artırmak amacıyla hayata geçirdiği CHIPS Yasası, fonlama yönteminde radikal bir değişikliğe gidilerek şirketlere doğrudan sübvansiyon vermek yerine, bu şirketlerden hisse satın alma yolunu açabilir. Bu yeni stratejinin, özellikle ABD'nin teknoloji devriminde daha bağımsız bir rol üstlenmesi hedefleniyor.

Eski ABD Başkanı, CHIPS Yasası'nı başlangıçta eleştirmiş, 52 milyar dolarlık sübvansiyonların ulusal borcu azaltmak için kullanılması gerektiğini savunmuştu. Ancak, çip sektöründeki küresel rekabetin artması ve özellikle ABD ile Çin arasındaki teknolojik yarışın kızışması, stratejilerin yeniden gözden geçirilmesine neden oldu. Günümüzde TSMC ve Micron gibi dev şirketler, ABD topraklarında üretim tesisleri kurmak için milyarlarca dolarlık yatırım yaparken, Tayvan'ın çip üretimindeki hakimiyeti ve Çin'e olan yakınlığı, ABD için stratejik bir endişe kaynağı oluşturuyor.

Bu bağlamda, ABD hükümetinin CHIPS Yasası fonlarını, şirketlere hibe etmek yerine, bu şirketlerde doğrudan ortaklık kurarak değerlendirmesi gündeme geldi. ABD Ticaret Sekreteri Howard Lutnick, bu yöndeki görüşlerini dile getirerek, ABD'nin kendi çip üretimi konusunda daha stratejik adımlar atması gerektiğini belirtti. Lutnick, Tayvan'a olan bağımlılığın azaltılması gerektiğini vurgulayarak, "Paramızın karşılığında şirketlerden hisse almalıyız. Verilen paranın Amerikan vergi mükellefleri için iyi bir getiri sağlamasını istiyoruz." ifadelerini kullandı.

Bu yeni yaklaşımın, Intel gibi çip sektöründe zorlu bir süreçten geçen şirketler için yeni bir dönemin başlangıcı olabileceği düşünülüyor. CHIPS Yasası kapsamında Intel'e önemli miktarda finansal destek sağlansa da, ABD hükümetinin şirkette yaklaşık %10'luk bir hisse alma ilgisi, bu stratejik yaklaşımın somut bir örneği olarak görülüyor. Bu durum, devletin sadece fon sağlayan bir kurum olmaktan çıkıp, aynı zamanda sektörün geleceğinde daha aktif bir rol üstlenebileceği anlamına geliyor.

Ancak bu yeni modelin uygulanabilirliği, CHIPS Yasası'ndan yararlanan diğer şirketler için daha karmaşık bir tablo oluşturabilir. Samsung gibi küresel çapta faaliyet gösteren ve kendi hükümetlerinin de paydaşı olduğu şirketlerde hisse almak, karmaşık müzakereleri beraberinde getirebilir. Yine de, özel şirketler için nakit akışını sağlamak adına bu tür bir ortaklık, bir çıkış yolu olabilir. Bu modelin, özellikle hisse sahiplerinin haklarının korunması ve devletin şirket yönetimine ne kadar dahil olacağı gibi konularda dikkatli bir şekilde ele alınması gerekiyor.

Çip üretiminde ABD'nin stratejisi, aynı zamanda Çin ile olan rekabette de önemli bir faktör olarak öne çıkıyor. Çin'in kendi çip üretimini geliştirme çabaları sürerken, ABD'nin bu yeni yaklaşımı, küresel yarı iletken pazarında dengeleri değiştirebilir. Her iki ülkenin de ileri teknoloji çip üretiminde Tayvan'a olan bağımlılığını azaltma hedefi taşıdığı göz önüne alındığında, bu tür stratejik hamleler, sektörün geleceğini şekillendirmede kritik rol oynayacaktır.

Önceki Haber
400 Yıllık Yolculukla Alpha Centauri'ye Gitmek İster miydiniz? Okuyucularımız Kararını Verdi!
Sıradaki Haber
Windows Güncellemeleri Bilgisayarınızı Yavaşlatıyor veya Bozuyor Olabilir: İşte Detaylar

Benzer Haberler: