Otizm spektrum bozukluğunun altında yatan nedenler hala tam olarak anlaşılamamış olsa da, genetik ve çevresel faktörlerin karmaşık bir etkileşimine işaret eden bulgular mevcut. Ancak ABD'de, herhangi bir bilimsel veya tıbbi geçmişi bulunmayan bazı siyasi figürler, yaygın bir ağrı kesici ve ateş düşürücü olan Tylenol'ü otizmle ilişkilendirme eğilimine girdi. Bu iddiaların ardından, Tylenol üreticisi firmalara karşı yasal süreçler başlatıldı.
Teksas Başsavcısı, Tylenol'ün üreticileri ve geçmişte bu ürünü piyasaya süren firmalar hakkında, bu ürünün otizm ve diğer gelişimsel bozukluklar için önemli risk taşıdığını bilmelerine rağmen "aldatıcı pazarlama" yaptıkları iddiasıyla dava açtı. Bu davada, bu iddiaları desteklemek amacıyla "önemli kanıtlar" olduğu öne sürülüyor.
Ancak bilimsel çevrelerde bu iddiaları destekleyen sağlam bir kanıt bulunmuyor. Mevcut çalışmalar arasında çelişkili bulgular ve zayıf korelasyonlar yer alıyor. Tylenol'ü otizmle ilişkilendirme yönündeki görüşlerin, bilimsel temeli olmayan açıklamalara dayandığı belirtiliyor.
Öte yandan, hamilelik sırasında ateşin kontrol altına alınmaması, otizm riskini artırmanın yanı sıra düşük, doğum kusurları ve erken doğum gibi ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceği biliniyor. Tylenol (asetaminofen veya parasetamol), hamilelik sırasında en güvenli ağrı kesicilerden biri olarak kabul ediliyor. Hamilelikte Tylenol kullanımından kaçınmanın bir "dezavantajı olmadığı" yönündeki açıklamaların, bu kritik bilgiyi göz ardı ettiği vurgulanıyor.
Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından hekimlere gönderilen bir bildirimde, asetaminofen ve otizm arasında bazı çalışmalarda bir ilişki tanımlanmış olsa da, nedensel bir ilişkinin kanıtlanmadığı ve bilimsel literatürde tersine çalışmaların da bulunduğu belirtildi. Asetaminofenin, hamilelikte analjezikler ve antipiretikler arasında en güvenli seçenek olduğu tekrar vurgulandı.
Dava açılan firmanın bir sözcüsü ise yaptığı açıklamada, davanın "bilimsel dayanaktan yoksun" olduğunu belirterek, asetaminofen güvenliği konusundaki yanlış bilgilerin yayılmasından duydukları derin endişeyi dile getirdi. Firma, iddialara karşı kendilerini güçlü bir şekilde savunacaklarını ve yasal süreçte haklı olduklarını kanıtlayacaklarını ifade etti.
