Amerika Birleşik Devletleri'nde Sağlık Bakanı ve aşı karşıtı aktivist olarak bilinen Robert F. Kennedy Jr.'ın, çocuklara yönelik hayat kurtarıcı aşıların erişimini kısıtlama niyetinde olduğu ve Halk Sağlığı Kurumları (CDC) bünyesindeki bilim insanlarıyla kanıta dayalı öneriler konusunda görüşmeyi reddettiği iddia edildi. Bu iddialar, Çarşamba günü Senato'da ifade veren eski CDC yetkilileri tarafından dile getirildi.
Senato Sağlık, Eğitim, Çalışma ve Emek Komitesi, Kennedy döneminde halk sağlığı kurumunda yaşanan kargaşayı incelemek üzere eski CDC başkanı Susan Monarez'i dinledi. Mikrobiyolog ve uzun yıllar federal görevde bulunmuş bir isim olan Monarez, sadece 29 gün boyunca Senato onaylı ilk yönetici olarak görev yaptıktan sonra geçtiğimiz ay görevden alınmıştı. Monarez, Komite'ye CDC'nin eski baş tıbbi görevlisi Debra Houry ile birlikte katıldı. Houry, Monarez'in görevden alınmasının ardından Kennedy'nin liderliğine tepki olarak istifa etmeden önce dört farklı yönetim ve altı başkan dönemine yayılan bir on yıl boyunca kurumda çalışmıştı.
Monarez'in Görevden Alınması
Monarez'in ifadesi endişe verici ancak şaşırtıcı olmayan detaylar içeriyordu. Monarez, Kennedy'nin kendisinden, bilimsel kanıtların destekleyip desteklemediğine bakılmaksızın çocuk aşı önerilerindeki değişiklikleri önceden onaylama talebini reddettiği için işten çıkarıldığını iddia etti. Ayrıca Kennedy'nin sebep göstermeksizin CDC'nin bilimsel liderliğini görevden almasını talep ettiğini ve bunu da reddettiğini belirtti. Benzer şekilde Houry de istifa ederken, Kennedy'nin bilimi sansürlediğini, CDC uzmanlarını hiçe saydığını ve yanlış bilgileri yaydığını söylemişti. Dünkü duruşmada iki yetkili de daha önceki açıklamalarını yineleyerek ek detaylar sundu.
Bu ifadeler, bu ayın başlarında Kennedy'nin tanıklık ettiği ve Monarez'in yalan söylediğini ve kendisinin onu asla aşı önerilerini önceden onaylaması yönünde zorlamadığını iddia ettiği bir Senato duruşmasına bir yanıt niteliğindeydi. Kennedy, Monarez'i kendisine güvenilir olup olmadığı sorulduğunda "hayır" cevabını verdiği için görevden aldığını ileri sürmüştü. Ancak Monarez, dünkü duruşmada bu iddiaları reddederek, Kennedy'nin 25 Ağustos'ta yaptığı bir toplantıda bu talepleri dile getirdiğini yineledi.
Duruşmada bir noktada, Senatör Markwayne Mullin (R-Ok.), o toplantıya ait bir ses kaydına sahip olduğunu ve bu kaydın Monarez'in Kennedy ile olan konuşmasında yalan söylediğini kanıtladığını iddia etti. Ancak Senato komite başkanı Bill Cassidy (R-La.) ve kıdemli üye Bernie Sanders (I-Vt.) bu iddia karşısında şaşkınlıklarını gizleyemedi. Mullin'in duruşmadan hemen sonra bir gazeteciye verdiği demeçte ise böyle bir ses kaydının olmadığını belirtmesi, durumun ne kadar siyasallaştığını gözler önüne serdi.
Bilim Karşıtı Gündem
Senatör Sanders'ın açılış konuşmasında belirttiği gibi, "2025 yılında bunu söylemek zorunda kalmak absürt ama aşılar güvenli ve etkilidir." Sanders, bu gerçeği destekleyen yüz binlerce doktoru temsil eden birçok tıp kuruluşunun da aynı fikirde olduğunu vurguladı. Monarez ve Houry de bu görüşü paylaşıyor.
Ancak Kennedy'nin bu görüşlere katılmadığı ve kendi temelsiz görüşlerini federal politikalara yansıtmaya çalıştığı açıkça görülüyor. Houry, Kennedy'nin CDC bilim insanlarıyla çalışmayı reddettiğini ve hiçbir veriyi incelemediğini belirtti. Senatör Susan Collins'in (R-Maine) bu yılki rekor düzeydeki kızamık salgınına yönelik CDC'nin tepkisiyle ilgili sorusuna yanıt veren Houry, Kennedy'nin uzmanlardan brifing almayı reddettiğini, kızamık aşıları hakkında yanlış bilgiler yaydığını ve CDC'yi viral hastalık için kanıtlanmamış tedavileri önermeye zorlamaya çalıştığını söyledi.
Houry, "İlk olarak, ben veya kızamık salgınıyla ilgilenen merkez yöneticisi sekreteri bilgilendirmedik. Salgınla mücadele sürecinde genellikle liderliği bilgilendirirsiniz. İkinci olarak, aşıların fetal parçalar içerdiği gibi şeyler söyledi ve bu yanlış bilgiyi düzeltmek için liderlik ekibimize bir not göndermek zorunda kaldım. Ayrıca, Crohn hastalığı tedavisi için budesonid ve bakteriyel enfeksiyonları tedavi eden bir antibiyotik olan klaritromisin gibi maddeleri doktorlar için hazırladığımız araç kutularına dahil etmemiz istendi. Ancak kanıt olmadığı ve zarara yol açabileceği için bunu kabul edemedim" dedi.
Kennedy'nin CDC'ye Yönelik Görüşleri
Monarez'in ifadeleri, Kennedy'nin CDC bilim insanlarına yönelik düşünceleri hakkında daha fazla ışık tuttu. Senatörler Maggie Hassan (D-NH) ve Angela Alsobrooks (D-Md.) ile yaptığı görüşmelerde Monarez, Kennedy'nin CDC'nin aşı önerilerinin hiçbirinin bilim tarafından desteklenmediğini ve kurumdaki bilim insanlarının iyi insanlar olmadığını iddia ettiğini aktardı.
Monarez, "CDC'nin veri veya bilim toplamadığını söyledi. Bu aşılarla ilişkili bilimsel bir kanıt yokmuş. CDC'nin güvenlik ve etkinliklerini uygun şekilde değerlendirme görevinde başarısız olduğunu söyledi. [CDC] aşılarla ilgili kontrollü klinik deneyler, plasebo kontrollü klinik deneyler hiç yapmamış. Ayrıca CDC ile ilgili özellikle sert ve incitici, aşağılayıcı iddialarda bulundu. Bu bağlamda CDC'yi dünyanın en yozlaşmış federal kurumu olarak nitelendirdi. CDC çalışanlarının korkunç insanlar olduğunu vurguladı. CDC çalışanlarının çocukları öldürdüğünü ve umursamadıklarını söyledi. CDC çalışanlarının ilaç endüstrisi tarafından satın alındığını söyledi. CDC'nin insanları bir diktatörlük gibi maske takmaya ve sosyal mesafe uygulamaya zorladığını söyledi. Ve sanırım beni en çok inciten, özellikle canlı bir ifadeydi: COVID salgını sırasında CDC'nin hastanelere, tedaviye izin vermeden önce mavi dudakları olana kadar hasta COVID hastalarını geri çevirmelerini söylediğini iddia etti."
Senatör Hassan, "Ve bu ifadelerin doğru olmadığı görüşündesiniz, değil mi?" diye sordu. Monarez ise, "Bu ifadeler doğru değil" diye yanıtladı.
Susturma Emirleri
Bilim veya tıp alanında bir geçmişi olmayan Kennedy, geçmişte bu tür birçok açıklama yapmıştı. Ayrıca, doktorlar, tıp kuruluşları ve halk sağlığı uzmanları gibi kendisiyle aynı fikirde olmayanların ilaç endüstrisi tarafından finanse edildiğini düzenli olarak iddia ediyor. Nitekim Kennedy, bu ayın başlarındaki Senato duruşmasında da bu iddiayı dile getirmiş, Senatör Sanders ise alaycı bir şekilde "Sizden başka herkes yozlaşmış, değil mi?" diye yanıtlamıştı.
Senatör Andy Kim (D-NJ), Kennedy'nin CDC bilim insanlarını görevden aldıktan sonra kendisinden ne yapmasını istediği konusunda Monarez'i daha da zorladı. Monarez, Kennedy'nin kendisinden görevden alınan bilim insanlarının astlarını terfi ettirmesini, bu kişilerin Kennedy'nin direktiflerini sorgusuz sualsiz uygulayıp uygulamayacaklarını görmesini ve eğer uygulamazlarsa onları da görevden alıp yerine uyumlu kişileri getirene kadar astlarını terfi ettirmesini istediğini belirtti.
Monarez, çeşitli görüşmelerde Kennedy'nin, kendisiyle, Kongre üyeleriyle -denetleme görevlerine rağmen- konuşmasını yasakladığını da söyledi. Bunun yerine yalnızca Kennedy'nin siyasi atamalarıyla etkileşimde bulunmasını istemişti.
Monarez, "Siyasi atamalarla çevremde olmam gerektiğini, onlara kulak vermem gerektiğini, onlara ihtiyaç duydukları her konuda destek olmam gerektiğini ve kariyer bilim insanlarıyla etkileşim kurmama gerek olmadığını söyledi" dedi. Ayrıca Kennedy'nin kendisini Aaron Siri ile görüşmeye ikna etmeye çalıştığını da belirtti. Siri, Kennedy'nin bir müttefiki olup, çocuk felci aşısı da dahil olmak üzere aşıların erişimini iptal etme yönünde çalışmalar yapmış bir avukattır.
Yaklaşan Aşı Kısıtlamaları
Duruşmada Kennedy'nin aşı erişimini nasıl kısıtlamayı planladığına dair çok az detay verildi. Ancak Houry, Kennedy'nin ekibinin hepatit B aşısı önerileriyle ilgili tartışma sorularını reddettiğini belirtti. CDC'nin aşı danışma komitesi - Aşılanma Uygulamaları Danışma Komitesi (ACIP) - ertesi gün bu aşıyı tartışmak üzere toplanacak. Kennedy'nin ACIP'ye seçtiği ve aşı karşıtı söylemleriyle bilinen müttefiklerinin, doğumda uygulanan aşı dozunun kaldırılması yönünde oy kullanması bekleniyor. Bu doz, bebekleri karaciğer sirozu ve kansere yol açan kronik enfeksiyonlardan koruyor.
Houry'nin tartışma sorularının reddedilme nedeni olarak, bir siyasi atamanın "soruların bir doğum dozu politikasından uzaklaşmaya yol açabileceği konusunda endişeli olması" gösterildi.
Hem doktor hem de hepatolog olan Senatör Cassidy, hepatit B aşısının doğumda uygulanmasının önemini tutkuyla vurguladı. "1991'den önce, Amerika Birleşik Devletleri'nde yılda 20.000'e kadar bebek hepatit B ile enfekte oluyordu" dedi. Ancak 1991'de yenidoğanlara yönelik bir dozun onaylanmasıyla durum değişti.
Cassidy, "Hepatit B'nin doğumda uygulanan dozunun onaylanmasından sonraki on yılda, hepatit B'nin yenidoğanlarda enfeksiyonu %68 azaldı. Yani on yıl içinde, 2001'e kadar. Şimdi, yılda 20'den az bebek annesinden hepatit B kapıyor. Bu, Amerika'yı tekrar sağlıklı kılmak için bir başarıdır ve bu kararı veren insanları ayakta alkışlamalıyız çünkü bu seçenek sunulmasaydı hayatları tehlikede olabilecek insanlar var."
