Mühendis Ben Holmen, tam altı yılını dünyanın en kullanışsız ekranını yaratmaya adadı. 1000 pikselden oluşan ve görüntüyü her bir pikselin ahşap bloklarını döndürerek oluşturan bu devasa ve kasıtlı olarak verimsiz cihaz, artık bir web uygulaması aracılığıyla halka açık olarak kullanılabiliyor. Holmen, bu interaktif 40x25 piksellik yapıyı "Kilopixel" olarak adlandırıyor.
Holmen'in blog yazısında belirtildiğine göre, bu proje "bir web uygulaması, fiziksel bir kontrolcü, özel bir CNC yapımı, üretilmiş G-code, sayısız parça üretimi, 3D modelleme, 3D baskı ve malzeme tedarikini" içeriyor. Holmen, bunun şimdiye kadarki en iddialı projesi olduğunu gururla dile getiriyor.
Ping-pongtan Ahşap Bloklara
Mühendisin bu konsepti oluşturmak için ilk fikri, 3D yazıcı, hobi CNC makinesi veya lazer kesici monte etmiş kişilerin aşina olacağı motorları, ekstrüzyon alüminyum çerçeveleri ve makaraları kullanmaktı.
Holmen başlangıçta ping pong toplarını "piksel" olarak kullanmayı düşünüyordu; zira bu topların ağırlık/maliyet avantajları vardı. Ancak bu fikir, yapılan bazı testler sonucunda ortaya çıkan malzeme sorunları nedeniyle rafa kaldırıldı. Nerf topları da aynı kaderi paylaştı. Sonunda Holmen, favori malzemesi olan ahşaba yöneldi. Ayrıca, diğer mühendislerle yaptığı sohbetler sonucunda küresel yerine kübik ahşap pikseller kullanmaya karar verdi.
Üretim hassasiyeti, bu tür bir projede estetik görünüm için kritik öneme sahip. Bu nedenle Holmen, kilopiksel ekranı üretme ve birleştirme sürecindeki "zahmetli ve zaman alan" işi daha kolay hale getirmek için bir şablon kullandı ve bu işlem hafta sonları boyunca uzun saatler sürdü.
Nasıl Çalışıyor?
Bu dönebilen ahşap blok tabanlı ekranın nasıl çalıştığına dair bir fikriniz olabilir. Böyle bir cihazın iç işleyişi hakkında hızlı bir görsel rehber için genellikle paylaşılan video kliplere bakılır. Ancak bu projede paylaşılan video, tam 9 saat 50 dakika uzunluğunda. Görüntünün bazı kısımlarını atlayarak izlemek, "aksiyonun" bir parçasını görmek için yeterli.
Konsept ve çalışma prensibi yazılı olarak anlatılması zor değil. Dönüşümlü olarak siyah/beyaz yüzlere sahip dönebilen ahşap "pikseller", temel CNC kontrolcüsü kullanılarak görüntü oluşturmak için döndürülüyor. Holmen bu kontrolcüyü proje için ayırmıştı.
Kontrolcü, USB/seri üzerinden G-code komutlarını alarak kademeli motorları çalıştırıyor ve makineyi doğru konuma getiriyor. Ardından, üçüncü eksene yönelik bir komut, ahşap pikselin doğru yüzünü göstermesi için mekanizmayı harekete geçiriyor. Mühendis, "Kilopixel aslında üçüncü ekseni piksel itme mekanizması için kullanan 2 eksenli bir makinedir" diyerek durumu özetliyor.
Kilopixel Artık İnternetten Denenebilir
Okuyucular, Kilopixel ekranını kendileri de kilopx.com adresinden deneyebilirler. Siteye girdiğinizde, şu anda (yavaşça) işlenen görüntüyü göreceksiniz. Bunun altında ise ekrana gönderilecek görüntülerin sırası bulunuyor. Kendi çiziminizi yapıp göndermeye ne dersiniz? Sabırlı olmanız şartıyla…
Holmen, Kilopixel'in web uygulamasının şu anda üç mod sunduğunu belirtiyor. Gelecekte bu cihazın "bir kahve dükkanında veya benzeri bir yerde" kullanılmasını hayal ediyor. Orada, kullanıcı tarafından gönderilen çizimleri, gerçek zamanlı işbirlikçi görüntüleri görüntüleyebilir ve "boşta kalma modunda" şekiller ve desenler üretebilir. Bu tür bir ekranın boşta kalma modu koruyucu ekranına ihtiyacı olacağını pek sanmıyoruz, ancak parlak bir pencerede bulunursa ve ahşap boyası UV ışınları nedeniyle solarsa işe yarayabilir.
Bu, herkesin çevrimiçi olarak deneyimleyebileceği büyüleyici bir proje. Blog yazısını tamamlarken Holmen, Kilopixel'in sadece "ofisinde, internet tarafından kontrol edilen fiziksel bir şey" olduğunu esprili bir dille belirtiyor ve "Yanlış gidebilecek ne olabilir ki?" diye soruyor.