Yapay zeka (YZ), okullarda ve iş yerlerinde sıkça konuşulan bir konu haline geldi. Bu durum, teknolojiyi yalnızca gençlerin kullandığı izlenimini yaratabilir. Ancak araştırmalar, 50 yaş üstü Amerikalıların da yapay zekayı aktif olarak kullandığını gösteriyor.
Bu yaş grubunun yapay zekayı ne amaçla kullandığı ve teknoloji hakkındaki düşünceleri merak ediliyor. Yapılan bir araştırmada, 50 yaş üstü yaklaşık 3.000 Amerikalı ile yapılan bir anketin sonuçları paylaşıldı. Ankete katılanların %55'i, sesli komutlarla çalışan (Amazon Alexa gibi) veya metin tabanlı komutlarla (ChatGPT gibi) çalışan yapay zeka teknolojilerini kullandıklarını belirtti.
Bu teknolojiler arasında sesli asistanlar, metin tabanlı sohbet botlarına kıyasla çok daha popülerdi. Katılımcıların yarısı son bir yıl içinde sesli asistan kullandığını, buna karşılık dörtte biri ise sohbet botu kullandığını ifade etti.
Yaşam Kalitesini Artırıyor
Araştırma bulguları, yaş aldıkça daha bağımsız yaşama isteğini sürdüren 50 yaş üstü bireyler için yapay zekanın bu amaca hizmet edebileceğini ortaya koyuyor. Evlerinde yapay zeka kullanan yaşlı yetişkinler, bu teknolojinin bağımsız ve güvenli bir yaşam sürmelerine yardımcı olduğunu düşünüyor.
Bu teknolojiler genellikle eğlence veya bilgi edinme amacıyla kullanılıyor. Ancak bazı kullanıcılar, metin oluşturma, görsel tasarlama veya tatil planlama gibi daha yaratıcı alanlarda da yapay zekadan yararlanıyor.
Katılımcıların yaklaşık üçte biri, yapay zeka destekli ev güvenlik cihazlarını (akıllı kapı zilleri, kameralar, alarm sistemleri gibi) kullandığını belirtti. Bu kullanıcıların %96'sı, bu cihazları kullanmanın kendilerini daha güvende hissettirdiğini dile getirdi. Özellikle dış mekan kameraları, evde yalnız yaşayan veya yakınlarında ailesi bulunmayan yaşlı bireyler için ek bir güvenlik hissi sağlıyor.
Ancak, yapay zeka teknolojilerinin kullanımında demografik faktörlerin de rol oynadığı görülüyor. Daha iyi sağlık durumuna sahip, daha yüksek eğitimli ve daha yüksek gelire sahip bireylerin, yapay zeka destekli sesli asistanları ve ev güvenlik cihazlarını kullanma olasılıklarının daha yüksek olduğu belirlendi. Bu durum, akıllı telefonlar gibi diğer teknolojilerin benimsenme eğilimleriyle paralellik gösteriyor.
Güven Sorunu Devam Ediyor
Yapay zekanın doğruluğu hakkındaki bilgiler arttıkça, bu teknolojilere olan güven de sorgulanmaya başlandı. Anket sonuçlarına göre, yaşlı Amerikalılar yapay zeka tarafından üretilen içeriklere güvenme konusunda ikiye bölünmüş durumda: %54'ü yapay zekaya güvendiğini, %46'sı ise güvenmediğini belirtiyor. Yapay zekaya daha fazla güven duyanlar, daha önce bu teknolojiyi kullanmış olanlar arasından çıkıyor.
Ayrıca, yapay zeka tarafından üretilen içerikler bazen doğru görünse de hatalı olabiliyor. Bu nedenle, yapay zeka destekli arama sonuçlarını veya sohbet botlarını kullanırken doğruluğu değerlendirmek büyük önem taşıyor. Ancak ankete katılan yaşlıların yalnızca yarısı, yapay zeka kaynaklı içeriklerdeki yanlış bilgileri tespit edebilme konusunda kendinden emin olduğunu ifade etti. Eğitim düzeyi yüksek olan kullanıcılar, bu konuda daha güvendiklerini belirtirken, fiziksel ve zihinsel sağlık durumu daha düşük olan yaşlı yetişkinlerin yapay zeka tarafından üretilen içeriklere daha az güvendiği gözlemlendi.
Geleceğe Yönelik Adımlar
Bu bulgular, daha eğitimli ve sağlıklı bireylerin yeni teknolojileri benimseme ve anlama konusunda öncü olduğu teknoloji benimseme döngüsünü tekrar doğruluyor. Bu durum, tüm yaşlı bireylere yapay zekanın faydaları ve riskleri hakkında nasıl daha etkili bilgi verileceği sorusunu gündeme getiriyor.
Yapay zeka kullanıcısı olmayan yaşlıların, bilinçli kararlar verebilmeleri için daha fazla bilgiye nasıl ulaşabileceği ve yapay zekayı güvenle kullanabilmeleri için kurumlara nasıl destek olunacağı gibi sorular önem kazanıyor. Yapay zeka içeriğinin etiketlenmesi, birçok yaşlı tarafından istenen bir durum olarak öne çıkıyor. Google gibi arama motorlarında yapay zeka etiketlerinin görünürlüğünün artması bu yönde atılmış önemli adımlardan biri.
Politika yapıcıların, yapay zeka tarafından üretilen içeriklerin bildirilmesini sağlayan politikaları güçlendirmesi ve yaşlıların yapay zeka riskleri hakkında daha fazla bilgi edinme talebini karşılayacak eğitim araçları geliştirmesi gerekiyor. Bu adımlar, yapay zekanın yaşlı bireylerin yaşam kalitesini güvenli ve bilinçli bir şekilde desteklemesine yardımcı olacaktır.
Genel olarak, araştırmalar yapay zekanın sağlıklı yaşlanmayı destekleyebileceğini gösteriyor. Ancak teknolojiye aşırı veya aşırı güvensizlik, daha iyi eğitim araçları ve riskleri daha görünür kılan politikalarla ele alınabilir.