Hayatta hepimizin daha çok istediği bazı şeyler vardır: peynir, depolama alanı ve belki de USB portları. Üreticilerin bize gerçekten istediğimizi verme konusundaki isteksizlikleri uzun süredir devam ediyor ve bunun aslında mümkün olduğunu fark etmek, hayali daha da acı verici hale getiriyor. Yakın zamanda bir kullanıcı tarafından paylaşılan oldukça tuhaf (ve heyecan verici!) bir videoda, bir kullanıcı komik derecede çok sayıda USB portuna sahip, eski görünümlü bir grup anakartı sergiledi. Bu anakartlarda tam olarak 36 adet USB bağlantı noktası bulunuyor.
Görüntüler, bir fabrikanın veya deponun içinden çekilmiş gibi görünüyor. Çünkü arka planda paletler göze çarpıyor ve masada tek bir anakart değil, hepsi baloncuklu naylon poşetlerin üzerinde duran birden fazla anakart var. Yorumcuların da önerdiği gibi, bu anakartlar zaten bir bot çiftliğine ulaşmış olabilir. Ağ veya sisteme çok sayıda telefon bağlamak için bolca USB portuna ihtiyaç duyulduğundan, verimlilik açısından bu durum mantıklı görünüyor. Neden mümkün olduğunca çok sayıda port eklenmesin ki?
Buradaki asıl önemli nokta da bu anakartların aslında "orijinal" anakartlar olmaması, bunun yerine özel uygulamalar için bir araya getirilmiş, çok sayıda USB arayüzü ve denetleyicisine sahip özelleştirilmiş modeller olmasıdır. Diğer kullanım alanları arasında büyük ölçekli cihaz testleri veya hatta madencilik yer alabilir. Sonuçta, daha önce piyasaya sürülen ve her biri bir PCIe x1 bağlantısına sahip 20 adet USB riser portuyla gelen Asus'un H370 Mining Master gibi anakartları görmüştük.
Daha yakından incelendiğinde, soketin Intel'in LGA 1151 yuvası olduğu görülüyor. Bu yuva, Intel'in AMD'ye tahtını yavaş yavaş devretmeden önceki son altın çağının simgelerinden Skylake/Kaby Lake dönemine ait. Anakartın üzerinde herhangi bir marka işareti bulunmuyor, bu da onun bir OEM ürünü olduğunu düşündürüyor. Ayrıca, çoğu anakartta iki adet RAM çubuğu ve stok bir soğutucu görülebiliyor. Portların yanındaki USB denetleyici ızgaralarına rağmen, bir ekran kartı için hala yeterli alan mevcut.
Gerçekçi konuşmak gerekirse, bu portların tamamını doldurmak için akla gelebilecek her çevre birimini ve aksesuarı bağlamak gerekecektir. Klavye, fare, kulaklık, kontrolcü, mikrofon, hoparlörler, Bluetooth dongle, harici depolama cihazları, web kamerası, çizim tableti, bir telefon, USB dock ve hatta bir Stream Deck'ten bahsediyoruz. Ya da klasikleşmiş bir yöntemi yeniden canlandırıp tüm portların gücünü lezzetli bir şeyler pişirmek için kullanabilirsiniz.
