Ara

17.000 Yıl Öncesine Ait Tüyler Ürperten Keşif: Buzul Çağı İnsanının Ölümü Pusu Muydu?

Günümüz İtalya topraklarında, yaklaşık 17.000 yıl önce yaşamış bir avcı-toplayıcının şiddetli bir saldırıda hayatını kaybettiği ortaya çıktı. Araştırmacılar, yıllardır bilinen bu eski insana ait kemiklerdeki yeni bulguların, olayın bir pusu olabileceğini düşündürdüğünü belirtiyor.

Söz konusu kişinin kalıntıları, 1973 yılında İtalya'nın kuzeydoğusundaki Riparo Tagliente kaya sığınağında yapılan kazılarda bulunmuştu. Ancak o zamandan beri bu kişinin nasıl öldüğü bir sır perdesiyle örtülüydü. Yapılan yeni bir çalışma ve kemikler üzerindeki detaylı analizler, bu avcı-toplayıcının bacak kemiklerinde (uyluk ve kaval kemikleri) kesik izleri olduğunu ortaya koydu.

Bilim insanları, son Buzul Çağı'nın en soğuk döneminden hemen sonraki geç Epigravettian döneminde (yaklaşık M.Ö. 17.000 - 14.500) yaşamış ve 22 ila 30 yaşları arasında ölmüş olduğu belirlenen bu bireyin kalıntılarını yeniden inceledi. Üç boyutlu görüntüleme ve taramalı elektron mikroskobu gibi modern teknikler kullanılarak kemiklerdeki izler incelendi. Bu izlerin şekli ve derinliği detaylıca analiz edildi.

Analizler sonucunda, kemikler üzerindeki beş izden dördünün, yüksek hızla fırlatılmış çakmak taşı uçlu mermi silahlarından (ok veya mızrak gibi) kaynaklandığı belirlendi. Bu sonuca ulaşmak için, araştırmacılar daha önce vahşi koyun ve keçi karkasları üzerinde benzer dönem mermi silahlarının kopyalarıyla yapılan deneylerde oluşan kemik izleriyle karşılaştırmalar yaptı. Bu karşılaştırmalar, izlerin yırtıcı hayvanlar veya çürüme sonucu oluşmadığını, doğrudan mermi darbeleri olduğunu gösterdi.

Kurbanın hem önünden hem de arkasından isabet aldığı bulgusu, saldırının ya birden fazla kişi tarafından gerçekleştirildiğini ya da kişinin kaçarken vurulduğunu akıllara getiriyor. Araştırmacılar, izlerin niteliğine bakarak bunun sıradan bir kaza olamayacağını ve büyük ihtimalle bir pusu saldırısı olduğunu düşünüyorlar.

Kemiklerde herhangi bir iyileşme belirtisi olmaması, bu kişinin saldırıdan kısa süre sonra öldüğünü gösteriyor. Araştırmacılar, en ölümcül darbenin uyluk kemiğine yakın bir mermi yarası olabileceğini belirtiyor. Özellikle femoral arterin (ana atardamar) isabet alması durumunda, birkaç dakika içinde ölümün kaçınılmaz hale gelebileceği ifade ediliyor.

Bu tür mermi darbesi izlerinin insan paleobiyolojik kayıtlarında bu kadar erken dönemlere ait nadir kanıtlardan biri olduğu vurgulanıyor. Saldırıyı kimin gerçekleştirdiği bilinmese de, daha önceki araştırmalar mermi silahlarının kullanımının genellikle gruplar arası çatışmalara işaret ettiğini gösteriyor. Araştırmacılar, Buzul Çağı sonrası iklim değişikliği ve eriyen buzulların yeni bölgeler açmasıyla kaynaklar üzerindeki rekabetin bu tür şiddet olaylarını tetiklemiş olabileceği ihtimali üzerinde duruyor.

Önceki Haber
Samanyolu'nun Sınırında 'Kusursuz' Süpernova Kalıntısı Keşfedildi: Boyutu ve Konumu Gizemini Koruyor
Sıradaki Haber
Deniz Dibinden Çıkan 140 Bin Yıllık Sır: Endonezya'da Bilinmeyen Bir Homo Erectus Popülasyonu Keşfedildi

Benzer Haberler: