Teknoloji dünyasında ekran kartı dolandırıcılıkları ne yazık ki giderek daha sık karşımıza çıkıyor. Daha önce bazı şanssız alıcıların sipariş ettikleri ekran kartları yerine pirinç ve makarna dolu paketler veya hatta bildiğimiz tuğlalar aldığını görmüştük. Bu tür olaylar artık neredeyse klasikleşmiş durumda ve maalesef bir kullanıcı daha bu talihsiz hikayenin bir parçası oldu. Ekran kartı fiyatlarının düşmesini bekleyip sonunda sabrının sonuna gelen bir kullanıcı, siparişinin ekran kartı yerine taşlarla dolu olduğunu görünce büyük bir şok yaşadı.
25 Kasım tarihinde bir kullanıcı, piyasa değerinin altında bir fiyatla 1.200 dolara bir ekran kartı sipariş etti. Üç gün sonra kargosu eline ulaştığında ise işlerin yolunda gitmediği daha ilk bakışta belli oluyordu. Sipariş edilen ekran kartının kutusu yerine doğrudan ürünün kendi kutusunun üzerine kargo etiketleri yapıştırılmıştı ve kutunun güvenlik bandı belirgin şekilde açılmıştı.
Kutuyu açtığında ise şüpheleri doğrulanmış oldu. Ekran kartının olması gereken yerde kullanıcıyı, tam anlamıyla taşlar karşıladı. Bu tür dolandırıcılıklar, kötü niyetli kişilerin hem otomatik sistemleri hem de insanları kandırmak için paketlerin ağırlığını taklit etmeyi öğrenmeleriyle birlikte daha yaygın hale geldi. Genellikle fark edildiğinde ise artık çok geç oluyor ve tek çare müşteri desteği kalıyor.
Ancak bu talihsiz alıcı için durum daha da kötüleşti. Müşteri desteği ekibi tarafından yapılan inceleme sonucunda iade veya para iadesinin mümkün olmadığı belirtildi. Sosyal medyada bazı kullanıcılar mağazayı etiketleyerek durumu duyurmasını önerirken, bazıları da bu tür durumlarda delil olması açısından kutu açılışlarının videoya kaydedilmesinin önemini vurguladı. Şu anda durum, "söz karşısında söz" misali bir noktada bulunuyor.
Tartışmaların ardından en mantıklı çözüm olarak kredi kartı chargeback (geri ödeme) işlemi önerildi. Bankaya bildirimde bulunarak işlemi tersine çevirmek, parayı geri almanın oldukça etkili bir yolu olarak görülüyor. Umuyoruz ki mağdur kullanıcı parasını geri alabilir ve bu olay, büyük perakendecilerdeki müşteri koruma sistemlerinin ne kadar güvenilmez olabileceğine dair bir uyarı niteliği taşır.
Bu tür durumlarla karşılaşmamak için her zaman dikkatli olmak ve gerekli adımları atmak büyük önem taşıyor.
